Giriş
Estetik operasyonlar özellikle son yarım yüzyılda tüm dünyada daha çok bilinir ve daha çok uygulanır hale geldiler. Uygulama sayısı arttıkça, doğal olarak, uygulamayı yapan doktor ile hasta arasındaki uyuşmazlıkların sayısı da artmış oldu. Türk hukukunda, bu makalenin yazıldığı 2021 yılı itibariyle, henüz estetik amaçlı tıbbi müdahalelerden doğan uyuşmazlıklara çözümlemeye yönelik yasal düzenleme yapılmadığından; yaşanan uyuşmazlıklar Yargıtay kararları yoluyla çözümlenmektedir. Düzenlemenin olmadığı ve hukuktaki gri alanlardan sayılabilecek bir konu olan, “estetik operasyonların Türk Borçlar Kanunu kapsamında hangi hükümlere tabii olduğu meselesi” doktrinde uzun süredir tartışılmaktadır.
- Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahale Kavramı Ve Türleri
- Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahale Kavramı
Tıbbî müdahale, “doktor tarafından, doğrudan ya da dolaylı tedavi amacına yönelik olarak gerçekleştirilen her türlü faaliyet” olarak tanımlanabilir[1].
Estetik amaçlı tıbbi müdahaleler ise, kişinin doğuştan var olan veya sonradan oluşan görünüm bozukluklarını düzeltmek veya böyle bir sekil bozukluğu olmamasına rağmen kişinin daha güzel görünmesini sağlamak amacına yönelik tıbbî müdahalelerdir. Estetik amaçlı tıbbi müdahaleler cerrahi müdahaleler içinde yer alan, plastik ve rekonstrüktif cerrahi disiplini içinde yer almaktadır[2].
Estetik ameliyatların bir kısmında sadece tedavi amacı, bazılarında ise güzelleşme amacı yanında tedavi amacı güdülmektedir. Bu sebeple, her türlü estetik ameliyatın “sırf güzel görüntü sağlamak için yapılan cerrahi müdahale” kapsamında değerlendirilmesi isabetli değildir. Kaldı ki, tıbbi müdahalenin tanımında sözü geçen “doğrudan ya da dolaylı tedavi amacı” nın bulunması unsurunun gerek bedensel gerekse ruhsal tedaviyi kapsadığı kabul edilirse; ister tedavi amaçlı, ister güzelleştirme amaçlı, isterse de her iki amacı da birlikte güden estetik ameliyatlarda dolaylı tedavi amacı mevcuttur[3]. ”Genel sağlığın, beden ve ruh sağlığının birleşmesinden oluşan bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında da, estetik amaçlı müdahalelerin bir tür tıbbi müdahale olduğu sonucuna varılmalıdır[4].”
- Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahale Türleri
Doktrinde farklı ayrımlar[5] mevcut olmakla birlikte estetik amaçlı tıbbi müdahaleler, tedaviye yönelik ve güzelleştirmeye yönelik olmak üzere ikiye ayrılır; bazen de bu iki tür bir arada bulunur.
- Tedaviye Yönelik Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahaleler
Doğuştan var olabileceği gibi, bir kaza veya hastalık sonucu olarak da ortaya çıkabilen, vücutta dıştan kolaylıkla fark edilebilir ve ortalama bir insanın “eksiklik” olarak nitelendirebileceği bir şekil bozukluğunu gidermeye yönelik operasyonlardır. Bu operasyonlarla vücudun veya hastanın görünüşünün ortalama bir insanda bulunması gereken asgari niteliklere ulaşılması hedeflenir.
Örneğin, doğuştan yüzünde eksiklikler olan hastalara yapılan yüz nakli; yüzde bir kaza sonucu meydana gelen yara izlerinin düzeltilmesi; bir tümör sebebiyle alınmak zorunda kalınan göğsün yerine silikon protez takılması gibi operasyonlarda durum böyledir.
- Güzelleştirmeye Yönelik Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahaleler
Güzelleştirmeye yönelik estetik amaçlı tıbbi müdahalelerde, doğrudan bedensel tedavi amacından çok, ruhsal tedavi amacı bulunduğu kabul edilmektedir. Bu tür estetik müdahalelerde, fiziksel yapıdaki mevcut anormalliğin ruhsal yapıda meydana getirdiği bozuklukların tamiri, kişinin içinde bulunduğu ruhsal çöküntüye son verecek şekilde, kişiye kaybettiği moralini tekrar kazandırmak ve ruhsal kişiliğini onarmak amacı güdülmektedir[6].
Örneğin, hastanın nefes almasına engel olmayan fakat kemerli ve büyük olan bir burundan dolayı gerçekleştirilen burun düzeltmesi; hastanın görüşüne göre çok küçük olan göğüs hacminden dolayı yapılan göğüs büyütme; hastanın ince olan dudaklarının dolgu malzemesi ile doldurulması; yüzündeki kırışıklıkları gidermek için dolgu malzemesi ve botoks kullanılması gibi operasyonlarda durum böyledir.
- Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahaleyi Yapan Doktor İle Hasta Arasındaki Sözleşmenin Hukuki Niteliği
Türk hukukunda, doktor ile hasta arasındaki tedavi amaçlı sözleşmenin hukukî niteliği, hem doktrindeki baskın görüşe hem de yerleşik Yargıtay kararlarına göre, “vekâlet sözleşmesi[7]” olarak değerlendirilmektedir. Tedavi amaçlı tıbbi müdahaleyi konu edinen sözleşmenin hukuki niteliği bakımından, uygulamada ve teoride oluşan fikir birliği estetik amaçlı tıbbi müdahaleyi konu edinen sözleşme için mevcut değildir. Doktrinde estetik amaçlı tıbbi müdahaleyi yapan doktor ile hasta arasında kurulan sözleşmenin hukukî niteliği hakkında birçok görüş[8] bulunmakla birlikte, bu görüşler vekâlet ve eser sözleşmelerine odaklanmaktadırlar.
“Vekâlet sözleşmesinde vekil, vekâlet verenin menfaatine ve gerçekleşip gerçekleşmeyeceği garanti edilemese de, belirli bir sonuç bakımından özenli bir faaliyette bulunmayı borçlanır. Eser sözleşmesinde ise yüklenici, bir eser meydana getirmeyi üstlenir[9].” Kurulan sözleşmenin hangisi olduğu konusunda verilecek karar, uyuşmazlığın da bu sözleşmeye ilişkin kurallara göre çözümlenmesi sonucunu doğuracaktır.
- Yargıtay’ın Görüşü
Estetik amaçlı tıbbi müdahaleyi konu edinen sözleşmeler, Yargıtay tarafından eser sözleşmesi olarak nitelendirilmektedirler[10]. Yargıtay’ın yerleşik içtihadı bu şekilde olmakla birlikte, istisnai bir kararında yüzdeki çizgi ve kırışıklıkların giderilmesi için dolgu enjeksiyon yapılmasını konu edinen bir sözleşmede hekimin hukuki sorumluluğu bakımından vekâlet sözleşmesi hükümlerini uygulamıştır[11]. Temyiz makamının estetik amaçlı tıbbi müdahaleleri konu edinen sözleşmeleri nitelendirmekteki yaklaşımı, doktrinde İmamoğlu tarafından şu şekilde eleştirilmiştir: “Yargıtay’ın, estetik operasyonun sadece estetik amaçlı olmadığı, tedavi amaçlı da yapıldığı (iddia edilen) hallerde ise hangi amacın öncelikli olduğu yönünde bir inceleme yapmadığı; estetik amaç da varsa, doğrudan eser sözleşmesi hükümlerini uyguladığı gözlemlenmektedir[12].”
- Doktrindeki Görüşler
Doktrinde, estetik amaçlı tıbbi müdahalelerin nitelendirilmesinde farklı yorumlar bulunmaktadır. Bir görüşe göre; estetik amaçlı tıbbi müdahalelerde belirli bir fiziksel görünümün elde edileceğine dair sonuç taahhüdü verilmişse doktor ve hasta arasındaki sözleşmenin hukuki niteliği “eser sözleşmesi”, bir sonuç taahhüdü verilmemişse “vekâlet sözleşmesi” olacağı kabul edilmektedir[13]. Estetik amaçlı tıbbi müdahalelere eser sözleşmesi hükümleri uygulanması gerektiğini ileri süren Özay’a göre: ”Tıp biliminin ve uygulamada yararlanılan teknik araçların gelişmesiyle birlikte, hekim, kimi müdahalelerde sonucu taahhüt edebilir. Konusu bir eser meydana getirme sayılan ve sonucunun taahhüt edilmesi mümkün olan tıbbi müdahalelere, eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması, özellikle ayıptan sorumluluk hükümleri bakımından daha isabetlidir[14].”
Estetik amaçlı tıbbi müdahaleleri tedavi amaçlı olup olmamasına bağlı olarak nitelendiren bir görüş de mevcuttur. Bu görüşü savunanlara göre; müdahalenin tedavi amaçlı olması halinde “vekâlet sözleşmesi”, buna karşılık tedavi amaçlı olmayan, sadece dış görünümü isteğe uygun hale getirmeye yönelik estetik operasyonlar için “eser sözleşmesi” hükümleri uygulanmalıdır[15].
Şenocak[16] ve Özdemir[17] , estetik amaçlı tıbbi müdahalelerin istenilen sonuca ulaşmasının niteliği bakımından öznel olarak taahhüt edilmeye elverişli olmamasını ve eser sözleşmesinin eserin teslimi ile muayenesine ilişkin hükümlerinin uygulanmasına elverişli olmaması nedeniyle, estetik amaçlı tıbbi müdahalelere eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanamayacağı, vekâlet sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği görüşündedir.
Estetik amaçlı tıbbi müdahaleleri eser sözleşmesi olarak nitelendiren Petek’ e[18] göre, “estetik cerrah tarafından meydana getirilen sonuç (örneğin burun kemerini düzeltme), tıp bilimi ve estetik cerrahî kuralları çerçevesinde başarılı bir sonuç olarak kabul edilebiliyorsa, hastanın bu sonuçtan tatmin olup olmadığı önem taşımaksızın, eser olarak kabul edilir. Estetik cerrahın meslekî tecrübesi ve başarısı dışındaki sebeplerle, ameliyat sonucunda ortaya bir eser çıkmaması (örneğin, öngörülemeyen sebeplerle hastanın bünyesinin istenilen sonucun doğmasına engel oluşturması) durumunda ise, estetik cerrahın bir sonuç ortaya koyma niyetiyle ameliyata giriştiğinden hareket edilerek, ilişkinin yine eser sözleşmesi olduğu sonucuna varılmalıdır.”
Estetik amaçlı tıbbi müdahalelere başvuran insanların sırf güzelleşme amaçları olsa bile, görüntülerinden dolayı kendilerinde oluşan rahatsızlığın ruhsal sorunlara yol açtığını, bu rahatsızlıkların onları ciddi sonuçları olabilecek ameliyatlara yönelttiği düşünüldüğünde ortada tedavi etmeye değer bir ruhsal sorun olduğundan hareketle, bu tür müdahalelerin tedavi niteli taşıdığını ileri süren yazarlar[19] da mevcuttur. Bu görüşü savunanlar, estetik amaçlı müdahalelerin de tedavi amacı taşıdığı iddiasıyla, tıpkı diğer tedavi sözleşmelerine uygulandığı gibi, vekalet sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiğini ileri sürmektedirler.
Sonuç
Estetik amaçlı tıbbi müdahalelerin bazıları, tıp bilimi ve teknolojideki gelişmelerin de yardımıyla, önceden nasıl bir sonuca varacağı öngörülebilir hale gelmiştir. Fakat, müdahalenin insan vücudu üzerinde yapıldığı ve sonucun sadece estetik cerrahın veya kullandığı aletlerin etki alanında olmayabileceği de unutulmamalıdır. Bu kapsamda, estetik amaçlı tıbbi müdahaleleri konu edinen sözleşmeleri nitelendirirken, sonucun yazılı ve/veya görsel olarak taahhüt edilip edilmediğine göre ayrıma tabii tutmak gerekir. Her ne kadar bazı müdahaleler sonucu öngörülemeyecek nitelikte olsalar da, estetik cerrah sonucu öngörülemez kabul edilen bir müdahaleyi yine de sonuç taahhüdüne bağlamışsa ve bu taahhüdü yazılı ve/veya görsel olarak verdiyse bu sözleşme eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilmelidir. Bunun dışında kalan her durum vekalet sözleşmesi hükümleriyle nitelendirilmelidir.
Stj. Av. Emir AKDERE
Kaynakça
Aral, Fahrettin /Ayrancı, Hasan. Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri. Ankara: Yetkin Yayınları, 2015.
Arıncı, R. Atilla. “Estetik Cerrahide Hekimin Hukuki Sorumlulukları Ve Bu Sorumlulukların Eser Sözleşmesi Kapsamında Değerlendirilmesi” Yüksek Lisans Tezi, Özyeğin Üniversitesi, 2015.
İmamoğlu, Hülya. “İsviçre Ve Türk Yargı Kararlarında Eser Kavramı, Özellikle Estetik Operasyonu Konu Edinen Sözleşmenin Hukuki Niteliğine İlişkin Olarak Yargıtay’ın Yaklaşımı: Güncel Bir Bakış”, AÜHFD, 68 (1) (2019), 242-260.
Petek, Hasan. “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt: 8, 1 (2006), 177-237.
Şenocak, Zarife. “Küçüğün Tıbbî Müdahaleye Rızası”, AÜHFD, 4 (2001), 66-80.
Özay, Merter. Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahalelerde Hekimin Hukuki Sorumluluğu. Ankara: Yetkin Yayınları, 2006.
Özdemir, Hayrunnisa. “ Hekimin Hukuki Sorumluluğu”, ERÜHFD C. XI, 1 (2016), 34-81.
[1] Zarife Şenocak, “Küçüğün Tıbbî Müdahaleye Rızası”, AÜHFD, 4 (2001), 66.
[2] R. Atilla Arıncı, “Estetik Cerrahide Hekimin Hukuki Sorumlulukları Ve Bu Sorumlulukların Eser Sözleşmesi Kapsamında Değerlendirilmesi” (Yüksek Lisans Tezi, Özyeğin Üniversitesi, 2015), 13-16.
[3] Hasan Petek, “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt: 8, 1 (2006): 177.; Şenocak, “Küçüğün Tıbbî Müdahaleye Rızası”, 66; Arıncı, “Estetik Cerrahide Hekimin Hukuki Sorumlulukları Ve Bu Sorumlulukların Eser Sözleşmesi Kapsamında Değerlendirilmesi”, 25.
[4] Arıncı, “Estetik Cerrahide Hekimin Hukuki Sorumlulukları Ve Bu Sorumlulukların Eser Sözleşmesi Kapsamında Değerlendirilmesi”, 25.
[5] Örneğin: “Estetik müdahaleler amaçlarına göre; fiziki bir rahatsızlığı gidermek amacıyla yapılan estetik müdahaleler, ruhsal bir rahatsızlığı gidermek amacıyla fiziki görünümde değişiklik yapılması ve salt güzelleşme amaçlı estetik müdahaleler olmak üzere üçe ayrılmaktadır.” Merter Özay, Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahalelerde Hekimin Hukuki Sorumluluğu (Ankara: Yetkin Yayınları), 2006, 122.
[6] Petek, “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, 184.
[7] Hayrunnisa Özdemir, “ Hekimin Hukuki Sorumluluğu”, ERÜHFD, C. XI, 1 (2016) , 46; Şenocak, “Küçüğün Tıbbî Müdahaleye Rızası”, 69; Petek, “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, 188; Hülya İmamoğlu, “İsviçre Ve Türk Yargı Kararlarında Eser Kavramı, Özellikle Estetik Operasyonu Konu Edinen Sözleşmenin Hukuki Niteliğine İlişkin Olarak Yargıtay’ın Yaklaşımı: Güncel Bir Bakış”, Ankara Üni. Hukuk Fak. Dergisi, 68 (1) (2019), 247.
[8] Ayrıntılı bir inceleme için bknz. Petek, “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, 177-239.
[9] İmamoğlu, “İsviçre Ve Türk Yargı Kararlarında Eser Kavramı, Özellikle Estetik Operasyonu Konu Edinen Sözleşmenin Hukuki Niteliğine İlişkin Olarak Yargıtay’ın Yaklaşımı: Güncel Bir Bakış”, 252.
[10] Y. 3. HD. E. 2016/455, K. 2017/7134, 15.05.2017; Y. 13. HD. E. 1993/131, K. 1993/2741, 05.04.1993 (Legalbank).
[11] Y. 13. HD. E. 2008/4519, K. 2008/10750, 18.09.2008 (Legalbank).
[12] İmamoğlu, “İsviçre Ve Türk Yargı Kararlarında Eser Kavramı, Özellikle Estetik Operasyonu Konu Edinen Sözleşmenin Hukuki Niteliğine İlişkin Olarak Yargıtay’ın Yaklaşımı: Güncel Bir Bakış”, 254. Ayrıca konu ile ilgili örnek bir karar için bknz. Y. 3. HD. E. 2012/177, K. 2012/6939, 15.03.2012 (Legalbank).
[13] Özay, Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahalelerde Hekimin Hukuki Sorumluluğu, 48.
[14] Özay, Estetik Amaçlı Tıbbi Müdahalelerde Hekimin Hukuki Sorumluluğu, 47-48.
[15] Fahrettin Aral ve Hasan Ayrancı, Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri (Ankara: Yetkin Yayınları, 2015), 364.
[16] Şenocak, “Küçüğün Tıbbî Müdahaleye Rızası”, 69.
[17] Hayrunnisa Özdemir, “ Hekimin Hukuki Sorumluluğu”, ERÜHFD, C. XI, 1 (2016) , 46
[18] Petek, “Güzelleştirme Amaçlı Estetik Ameliyatlardan Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk”, 192.
[19] Arıncı, “Estetik Cerrahide Hekimin Hukuki Sorumlulukları Ve Bu Sorumlulukların Eser Sözleşmesi Kapsamında Değerlendirilmesi”, 25.